İzmir bir ilklerin kenti.
Herhangi bir alanda bir adım atılacaksa önce onlar atar.
Bazı kentler kimlik oluşturma konusunda sıkıntı çekerken İzmir’in onlarca kimliği var.
Her ne kadar diğer tüm kentlerimiz gibi giderek betonlaşsa da hâlâ yaşanacak kentler sıralamasında ilk sıralarda yer almaya devam ediyor.
Milliyet ve paydaşlarının ev sahipliğinde gerçekleşen Mesleki Eğitim Zirvesi’nde, mesleki eğitimin sorunları, beklentiler ve en önemlisi de yeniden yapılanmasına yönelik ayrıntılar tüm yönleriyle ele alındı.
Liselere kayıt sürecinde yapılacak Mesleki Eğitim Fuarı da bu zirvenin devamı olacak ve mesleki eğitimin önemi yapılan örneklerle öğrencilerin beğenisine sunulacak.
Görünen o ki birbirinin devamı olan bu toplantılar sonrasında mesleki eğitimde İzmir Modeli diyeceğimiz bir sistem ortaya çıkacak ve tüm ülkeye rol model olacak.
Zirve ile ilgili detayları sayfamızda bulabilirsiniz…
Fark yaratan kent
İzmir deyince aklınıza ilk geleni tek kelimeyle anlatın diye bir soru soracak oldum, kelime bombardımanına uğradım.
İsterseniz gelin önce onları paylaşalım, sonra sizin aklınıza geleni soralım:
Yaşanacak Kent, Efsane, Destan, Tarih, Ticaret, Turizm, Eğitim, Hoşgörü, Tarım, Sanat, Kucaklayıcı, Özgürlük, Özlem, Lezzet, Çağdaşlık, Özgüven, Mozaik, Yaşam, Heyecan, Efsane, Bereket, Zarafet, Zenginlik, Mutluluk, Dinginlik, Huzur…
Negatif ifade neredeyse yok gibi, hemen hepsi pozitifti.
Mesleki eğitimle bunun ne ilgisi var gibi gözükse de meslek yelpazesi ile yaşam kalitesi arasında müthiş bir korelasyon var.
Meslek yelpazesi ne kadar genişse yaşam kalitesi o denli yüksektir ya da yaşam kalitesi ve beklentiler ne kadar yüksekse meslek yelpazesi de o denli geniş oluyor…
İzmir Karşıyaka’sıyla, Bergama’sı, Foça’sıyla Alsancak’ıyla, Urla’sıyla, Çeşme’si, Bornova’sı ve Torbalı’sıyla, Güzelbahçe’si, Menderes’i, Ödemiş ve Seferihisar’ı ile, Aliağa’sı, Narlıdere’si, Balçova’sı ve Selçuk’uyla, Bayındır’ı, Bayraklı’sı, Beydağ’ı, Çiğli, Dikili, Gaziemir, Güzelbahçe, Karabağlar, Karaburun, Kemalpaşa, Kınık, Kiraz, Konak ve Tire’siyle her köşesiyle farklı, şevketibostanı ve enginarıyla, bin bir çeşit otu ve lokmasıyla da kabına sığmayan bir kentimizdir.
Birçok kente gittiğinizde gezecek yer bulamazsınız, İzmir’i geze geze bitiremezsiniz.
İzmir gibi onlarca kentimiz var ve ülkemizin en büyük zenginliği onlara sahip olmaktır. Keşke artık bunun farkına varabilsek…
Karşıyaka
Karşıyaka, İzmir’in sembol ilçelerinden biri.
Onlara göre Karşıyakalı olmak bir ayrıcalık.
Beşiktaş gibi her şeye karşı olsalar da onlar kadar hemen her alanda fark yaratanı zor bulursunuz.
Bir önceki Belediye Başkanı Cemil Tugay şimdi İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı, ondan iki önceki Başkan Cevat Durak Karşıyaka’nın çehresini değiştirenlerden, yeni Başkan Yıldız İşçimenler Ünsal ise Karşıyaka’nın en köklü ailelerinden.
Her üçü ile görüşme olanağı bulunca İzmir kadar Karşıyaka’yı da masaya yatırdık.
Yeni Başkan Ünsal, Şebnem Tabak’tan sonraki Karşıyaka’nın ikinci kadın Belediye Başkanı. Müthiş bir derinliği var. Ekibiyle uyum içerisinde ve büyük hayalleri var. Yakın bir zamanda vizyonu ve çalışkanlığıyla sadece İzmir’in değil ülkemizin en çok konuşulan Başkanlarından birisi olursa hiç şaşırmayın…
Özetin özeti: Ülke olarak öylesine büyük bir potansiyele sahibiz ki, çareyi hep uzaklarda aramak yerine birbirimize kenetlensek ve doğru bir yol haritası çizsek başaramayacağımız hiçbir şey olamaz.
